bizim ailenin evrim sürecinde araya bir koala karışmış olduğuna dair şüphelerim gittikçe artıyor. Günde 18 saat uyuyabilme kapasitemin yanında, avustralya'nın ılık ve nemli ormanlarında bir okaliptüse sarılarak durmanın sıkıcı olmak yerine dinlendirici olabileceğinin aklımdan geçmesi ve daha kış gelmeden bu kadar üşüyor olmamın, atalarım arasında bir kutup ayısı olmadığını kanıtlaması bu ihtimali güçlendirmekte bence. bazen dedelerime sinirleniyorum açıkçası ne gerek vardı evril evril insan ol sonra okul, iş, temizlik bir sürü dert. bi kere en başta denizden çıkmak hata zaten, şimdi milyarlar harcıyoruz 10 gün tatil yapalım da denize girebilelim diye. yılda 10 gün deniz görünce de saatlerce suda kalıp tüm derimizin buruş buruş olmasına neden oluyoruz, oysa sudan çıkmasaydık pullu pullu böyle rengarenk olurduk. mor pullarım olduğunu düşünsene bi, pırıl pırıl...
şimdi tembelliğimden yola çıkarak vardığım sonuç şu oluyor: "evrim" hatalı bir seçimdir, hele de evrilip insana varmak çok kötü bir sondur. fino köpeği olsam zengin evlerde prensesler gibi bakılır, bi o tarafa bi bu tarafa devrilip yatardım, çok yanlış bir seçim, çok...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder